Enerjisa Enerji, 'İşimin Enerjisi' projesi kapsamında 2024 yılında da Türkiye'nin Yenilenebilir Enerji 2035 Yol Haritasına önemli katkılar sağladı. 2018'den beri sürdürdüğü bu proje ile güneş enerjisi santralleri (GES) kurulumunu hızlandırarak, 86 bin hanenin yıllık enerji ihtiyacını karşılayacak seviyeye ulaştı. Bu yatırımlar, sadece enerji ihtiyacını karşılamakla kalmıyor, aynı zamanda Türkiye'nin enerji bağımsızlığına ve sürdürülebilir kalkınmasına da büyük destek sağlıyor. Enerji verimliliği uygulamaları, rüzgar enerjisi ve kojenerasyon gibi farklı yenilenebilir enerji kaynaklarını da kapsayan geniş bir yelpazede çözüm sunan Enerjisa, kamu ve özel sektör kuruluşlarına uçtan uca hizmet veriyor. Bu kapsamlı yaklaşım, Türkiye'nin enerji dönüşümüne tam anlamıyla dahil olmayı ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeyi hedefliyor. Şirket, enerji dönüşümü yolculuğunda kamu kuruluşları ve özel sektör işletmelerine daha yeşil bir gelecek için destek olmaya devam edecek.
Enerjisa'nın Yenilikçi EPS Modeli
Enerjisa Enerji'nin sunduğu Enerji Performans Sözleşmesi (EPS) modeli, işletmelerin yeşil dönüşüm süreçlerindeki maliyet ve zaman kayıplarını önemli ölçüde azaltıyor. EPS modeli sayesinde işletmeler, yeşil dönüşüm için finansman aramak, insan kaynağı ayırmak veya performans takibini kendileri yapmak zorunda kalmıyorlar. Enerjisa'nın profesyonel ekibi, fizibilite çalışmalarından izin ve kurulum süreçlerine kadar her aşamayı üstleniyor. Sözleşme süresi boyunca, performans takibi, bakım ve onarım hizmetleri de Enerjisa tarafından sağlanıyor. Bu kapsamlı hizmet, işletmelerin dönüşüm süreçlerini daha verimli ve sorunsuz bir şekilde tamamlamalarına olanak tanıyor. İşletmelerin sürdürülebilirliğe geçişini kolaylaştıran bu model, hem çevresel hem de ekonomik faydalar sağlıyor. Enerjisa, bu sayede işletmelere yeşil dönüşüm yolculuklarında güvenilir bir partner oluyor.
Temiz Enerjiyle Karbon Salımında Azalma
2024 yılında devreye alınan GES projeleriyle, 'İşimin Enerjisi' projesi toplam 102,4 MWp kurulu güce ulaştı. Bu, yıllık yaklaşık 152 bin MWh elektrik üretimine denk geliyor ve 86 bin hanenin yıllık enerji tüketimini karşılayabiliyor. Enerjisa, fosil yakıtlardan temiz enerjiye geçişin hem insan sağlığı hem de gezegen için olumlu etkilerinin altını çiziyor. Bu projeler sayesinde yılda 95 bin ton karbon salımının önüne geçiliyor. Türkiye'nin ve Birleşmiş Milletler'in karbon sıfır hedeflerine önemli bir katkı sağlayan bu girişim, sürdürülebilir bir geleceğe doğru önemli bir adım oluşturuyor. Enerjisa'nın bu çalışmaları, temiz enerjiye geçişteki kararlılığını ve çevresel sorumluluğunu vurguluyor. Şirket, gelecekte de bu tür projeleri geliştirmeye ve desteklemeye devam edecek.
Türkiye'nin Enerji Dönüşümündeki Rolü
Türkiye, G20 ülkeleri arasında yenilenebilir enerji alanında 7. sırada yer alıyor. Ancak, ülkenin sahip olduğu potansiyeli daha verimli kullanmak için 2030 yılına kadar yatırımlarını hızlandırması gerekiyor. 2000 yılında toplam elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı %25 iken, bu oran şu anda %50'ye yaklaştı. Bu artış, özel sektör oyuncularının ve Türkiye hükümetinin yenilenebilir enerjiye yaptığı yatırımların bir sonucu. Murat Pınar, CEO olarak, Türkiye'nin enerji dönüşümünde itici güç olmayı sürdüreceklerini ve 2025 yılında da 'İşimin Enerjisi' yatırımlarına hız kazandırarak sürdürülebilir bir gelecek için çalışacaklarını belirtiyor. Bu strateji, Türkiye'nin enerji bağımsızlığını sağlamasının yanı sıra, ekonomik büyüme ve istihdam yaratılmasına da katkıda bulunacaktır. Enerjisa'nın çalışmaları, Türkiye'nin enerji geleceği için umut verici bir işaret oluşturuyor.